25 Aralık 2008

Gurbetteki Gençler #1

Futbol sohbetlerinin bir yerinde muhabbetin uğrak noktasıdır alt yapılardan oyuncu çıkarma konusunda yaşamış olduğumuz sıkınıtlar. "Neden gençlerimize güvenmediğimiz?" sorusuna cevap aranır, sistemler kurulur, gelecekler kurtarılır ama her şey orada kalır. Şu an en aktif çalışan ve A Takım'a futbolcu kazandırma konusunda en önde olan ekip Galatasaray olarak görünüyor ki burada bile sadece 5 oyuncu alt yapı etiketli: Arda, Aydın, Uğur, Sabri, Mehmet Güven. Bu isimlerden de Uğur,Sabri ve Arda düzenli olarak forma bulabiliyor Aydın ve Mehmet Güven hala arka planda düşünülenler arasında. Semih Kaya, Murat Akça gelecek adına düşünülen diğer isimler olsa da formayı sırtlarına geçirmeden inanamamak gerekiyor "Gençlere Değer Veriyoruz", "Geleceğimiz Onlar'da" gibi klişe cümlelere. Özellikle Galatasaray'ın 87-88 Jenerasyonu'na dair ciddi beklentiler vardı ama oradan sadece Arda ve Uğur çıkabildi vizyona. Aynı dönemin oyuncuları Cafercan, Özgürcan, Mülayim, Zafer birer birer kayboluyorlar. Geçen yıl Fedarasyonun çıkardığı "90 öncesi doğumluların PAF Ligi'nde forma giyemeyecek olması" kuralı nedeniyle bir çok oyuncu Alt Yapı'dan emekli olmak zorunda kaldı ve ülkenin bir çok yerine kiralık olarak "pişmek üzere" gönderildiler. Burada en çok merak ettiğim 2 nokta var.

1) Bu oyuncular gönderilirken gönderilen kulübün yapısı, gençlere verdiği önem, teknik ekip gibi faktörler göz önüne alınıyor mu?

2)Çil yavrusu gibi dağılan bu oyuncuların performansları ciddi bir şekilde takip ediliyor mu?

İki noktada da ciddi soru işaretlerim var. Bu gençlerin gelişiminin devam etmesi için çok önemli olan bu noktalar ıskalanıyor gibi geliyor.

Evet dedik ya Anadolumuz'un bir çok yerine dağıtılan bu oyuncular neler yapıyor, ne yiyip ne içiyorlar bilen var mıdır? Bir araştıralım dedim ve bakın neler çıktı.

Uğur Demirok: 88 jenerasyonunun temsilcilerinden. Belki de bu sezonu en verimli geçiren genç futbolcu oldu. Beylerbeyi forması altında 17 maçın 14'ünde ilk 11 de forma şansı buldu ve defans oyuncusu olmasına rağmen 4 gole imza attı. Tek eksikliği biraz ağır olması, daha seri olsa sol bek mevkii için Galatasaray'da Hakan Balta ile çekişebilirdi. Önümüzdeki sene için muhtemeln kampa katılacaktır. Sonrası göstereceği performansa bağlı tabiki.

İrfan Başaran: Yaz başında Almanya Kampı'na götürülen oyuncular arasındaydı. Hazıdlık maçlarında oynama şansı da buldu aslında. Şişkin kadronun kurbanı oldu ve kiralanması en iyi opsiyon olduğundan Beylerbeyi'nin yolunu tuttu. İlk gittiği andan itibaren düzenli olarak forma giydi. Teknik ekip değişikliğine kadar da Uğur Demirok ile birlikte düzenli olarak forma şansı bulan diğer isimdi. Düzenli olarak ilk 11'de şans buluyor ve toplamda 3 golü var. Fizik olarak gelişebilirse çok daha iyi yerlere gelebilir. Şu an O'da yaz kampına gidecek muhtemel oyucular arasında görünüyor.

Mehmet Düz: Ben bu adamdan oldukça umutluydum oysa. Hala doğru dürüst oynayamıyor ya Beylerbeyi'nde bir türlü anlam veremiyorum. Hazırlık maçlarında bile düzenli forma buluyordu ve toplamda 4 golü vardı. İlyas & Erkan Hoca'ların gelişinden sonra yavaş yavaş forma bulsa da yeterli değil. 2 yarı ile birlikte daha fazla şans bulacak hale gelmesini umut ediyorum. Sezon sonu için tekrar değerlendirme yapmak daha doğru olacak, her ne kadar yeteneklerine güvensek de neler yaptığınu görmek önemli.

Fırat Kocaoğlu: Beylerbeyi'ndeki teknik ekip değişikliği en çok O'na yaradı. Daha önce az da olsa forma şansı bulurken şimdi kaleyi devralmış gibi görünüyor. Yetenekli olduğu konusunda şüphem yok, fakat kalecilik özellikleriniz tamamiyle maç sayınızın artması ile geliştirilebilir. 2. yarıda da bu istikrarını sürdürürse daha olumlu cümleler kurabiliriz O'nun adına. Gelecekte Galatasaray kalesinde görmek istediğim 1 numaralı isimdir Fırat. Umarım o yerlerde görebiliriz.

Erhan Şentürk: Hazırlık kampının Murat Akça ile birlikte en dikkat çeken ismiydi. Skibbe O'nu forvet yerine sağ bek olarak denedi ve oldukça iyi performans gösterdi bu alışık olmadığı mevkide. İlk hazırlık maçında golünü de çakıvermişti. Kadro şişkinliği O'nu da vurdu ve soluğu Diyarbakırspor'da aldı. 17 haftanın 13'ünde sahadaydı ve bunların 11'inde ilk 11'deydi. Forvet hattındaki Çoşkun Birdal ve Emrah Bozkurt'un varlığında sağ açık olarak forma giyiyor ve 2 golü var. Güngören Belediyespor maçını canlı izlemiş biri olarak hayal kırıklığına uğradığımı belirtmek gerekiyor. Bu maç için 3 tane arkadaşımı da yanım alıp maça gittim hatta Erhan'ı özellikle izlemelerini söyledim, sonuç tam bir hayal kırıklığı oldu. Hatta "Biz seni futboldan anlıyor zannediyoruk" gibisinden iğneleyici laflara bile maruz kaldım Erhan'ın kötü performansı nedeniyle. Elbette bir maç ölçü değil ama kendini ıspatlamak için gönderilmiş bir oyuncunun bu kadar az ve hırstan yoksun mücadele etmesi çok şaşırttı beni. Hazırlık kampında göstermiş olduğu performansın çok gerisinde. Belli ki motivasyon problemi yaşıyor ama bunu aşması şart aksi takdirde işi çok zor.

Oğuz Sabankay: Bu sezonki en büyük hayal kırıklığım. Bir kez bile frma giyerken göremedik Oğuz'u. Hazırlık maçlarında golleri bile vardı, sonrasında yaşadığı sakatlıkla geriye düştü ve iyileşse de Rıza Hoca bir türlü düşünmedi O'nu ve muhtemelen de böyle gidecek. Gerets'in 2. sezonundan önce Mönchengladbach ile yapılan hazırlık maçında oynadığı oyun ile bizleri mest eden bir gencin bu şekilde futboldan uzak kalması gerçekten üzücü. Suat Hoca'da istifa etti, yoksa piyasadaki gençlerimize en çok değer veren adamın ellerinde elbet kendini bulabilirdi yeniden. Geriye bir tek Abdullah Avcı kalıyor, şu andan itibaren yapılacak en iyi şey Oğuz'u İBB'ye "eti senin kemiği benim" diyerek teslim etmektir. 6 ayda adamı kendine getirirler vallahi.

Bu Galatasaray Alt Yapısı'ndan daha çok malzeme çıkar bize. Sonraki yazımda özellikle Gaziantep Büyükşehir Belediye'de forma giyen Cafercan & Uğur Erdoğan & Efecan gibi oyuncularımıza, Anıl Karaer, Beylerbeyi'nden daha az forma şansı bulan Gürege & Sercan Ekinci & Eray & Cihan Kardeşler'e yer vermeyi düşünüyorum.

Hiç yorum yok: