02 Mayıs 2009

La Liga Hiç Bitmesin!



Turkcell Süper (!) Lig için dönen reklamlardaki o sloganı La Liga için kullanmak lazım, bizim ligin foyası zaten meydana çıktı gereksiz bir slogan olduğu da apaçık ortada. Bu maçı izlemeyenler ne kadar çok şey kaçırdıklarının öğrenince eminim kahrolacaklar bir tarihe canlı tanıklık edememiş olmanın üzüntüsünü yaşayacaklar, bu gürühtan 1'i de az önce maçı yarın olduğunu zannettiğinden bu şovu kaçıran ve skoru duyunca muhtemelen dudağı uçuklamış olan kuzenim.

El Classico tarihinde ilk defa Barça, Real filelerine 6 gol gönderdi, daha önce 73-74 sezonunda 5'lemişti Madrid ekibini Katalanlar. Guardiola bu yönüyle adını Barça tarihine şimdiden yazdırdı ve muhtemelen de 100. golü bulduğu bu maçtan sonra 88-89 sezonuna iat Real'in 107 gollük rekorunu da kalan 4 maçta kıracak. Tüm rekorların da Real üzerinden gelmesi de işin ilginç tarafı.

Bu maçın analizini yapmanın var mı bir gereği bilmiyorum, her şekilde gol attı Barça bugün. Yan top, ön direk/ arka direk organizasyonlar, ara pası, verkaç kısaca tek maçta futbol dersi vardı sahada. Aslında şuraya yazıp Barcelona kadrosunu her oyuncu için ayrı ayrı methiyeler, övgü dolu cümleler, beyitler yazmak çok daha anlamlı olmaz mı? Dünyanın bir yerlerinde "joga bonita" tabirinin aslında sadece sözlükteki 2 kelimenin birleşmesi ile oluşmuş bir tamlama olmadığını, bu oyunun hala izlenebilir olduğunu göstermek için uğraşan insan toplulukları olduğunu görmek mutluluk verici. Teşekkürler Guardiola, teşekkürler Barça!

Rıdvan Dilmen bir ara saymak istedi ama ben 3 pozisyonda üşenmeyip saydım ortalama 24 pas yaptılar. Alıcımın ayarlarıyla oynadım bir sorun var da aynı pozisyonları izliyorum diye! Bu kadar bilinçli, aynı sisteme hizmet etmek adına ne yaptığını bilen kısa, ayağa paslarla oynayabilmek müthiş bir başarı. Her ne kadar Rıdvan Dilmen, Cruyf zamanından beri böyle oynuyor Barça gibi bir yorum yapsa da takip edenler Ronaldinho - Rejkard zamanında bile böylesine bir show'un sahaya yansıtılmadığını gayet iyi hatırlayacaklardır. Muhtemelen, Guordiola -Bakero - Sergi - Koeman'lı dönemden sonra benim gördüğüm en iyi Barça futbolu bu. Çok net hatırlıyorum zaman zaman saçmalamalar da yaşadı, tıpkı 2002 senesinde Galatasaray karşısında gördümüz takım gibi.

Real Madrid tarafından da bahsetmek lazım. Maç başlarken sahaya çıkan takımı görünce tüm yaratıcılığı Robben'e kalmış bu takımın işinin çok zor olduğunu tahmin edebilmek için kahin olmaya gerek yoktu. Heinze-Marcelo 2'lisinden oluşan sol kanadı neredeyse hiç kullanmadılar. Allah'tan Barça kullandı o koridoru yoksa o alan kapatılsa kimse farkına varmayacaktı. Attıkları 2 golün de sağ taraftan gelmesi bu görüntü altında geyet normal. Gago - Laas - Robben - Marcelo orta sahası için 2 gol iyi bile sayılır aslında. Raul'un etkisizliğinde bu verimsiz orta saha dizilişinin etkisi oldukça fazlaydı.

Barça'dan bahsederken Xavi ve Iniesta 2'lisinin topu aldıklarında hücuma bu kadar beceri ile çıkışları, Messi'nin "CR7 falan hikaye tek gerçek benim" türünden oyunu, Henry'nin sol taraftan oyunu domine edişi, Yaya Toure'nin geçen sene eleştiri alan performansının bu sene tavan yapması, Pigue'nin ilk sezonundaki müthiş katkısı ve bugün defnastan başlattığı atakta arka direkte golü atan isim olması vs. vs . Lafı fazla uzatmak da istemiyorum zira şu muhteşem futbol gecesinin narkoz etkisi hala üstümde.

Bu gece maçı izleyen Süper Lig'de yer alan teknik adamlar, futbolcular, yöneticiler şu ülkede "futbol diye yutturdukları afyon" dan utanmışlar mıdır acaba? Barça'nın bu futbolu üstüne bunu "Türkiye'de oynatamazsın oyuncuları çok kalite adamların" türünde sisteme inanmayan, ezik yorumlar yapan kaç teknik adam, yönetici çıkmıştır? Durun ilk cevabı ben vereyim bir kaç elin parmaklarından fazladır kesinlikle... İşte bizim sorunumuz da bu zaten, bu geceden bile ders çıkaramamak!

Evet, bu gece bir futbol resitali vardı ve 90 dakika hiç bitmesin istedik . İyi ki varsın Barça, iyi ki varsın Real, çünkü her şey zıttıyla güzel.

Hiç yorum yok: