30 Ağustos 2009

Hollandalı Dayanışması



Dün akşam Wolfsburg karşısında alıncak 1 beraberlik Van Gaal'in başını ciddi biçimde ağrıtacaktı. 3 haftada kaybedilen 7 puana eklenecek olan 2 puan daha memnuniyetsiz seslerin daha da yükselmesine neden olacaktı. Tam da bu ortamda Hollandalı Teknik Adam'a derin bir iç çektiren yardım eli çok uzaklardan değil, başka bir 'Dutchman'dan uzandı.

Hafta içi isabetli bir kararla İspanya semalarından Almanya'ya getirilen Robben'in takımın hücum yükünün büyük çoğunluğu Ribery üzerine kurulmuşken sahadaki zenginliği arttırma anlamında büyük akatkı yapacağı aşikardı. Sol ve sağ tarafta değişmeli olarak kullanalabilecek 2 tane üst düzey ayak, daha ne olsun.

Dün sıkıntılı geçen ilk yarıyı 1-0 önde kapamasına rağmen 2. yarıda daha fazla gole ihtiyacı olan Bayern'i uçuran isim Robben oldu. Attığı 2 golle takımını 4. hafta sonunda 3 puan ile tanıştırırken, Van Gaal'i de rahatlatan isim oldu. Bazı psikolojik kırılma anları, eşikleri vardır ya dün de böyle bir gündü Hollandalı için ve bu dönemeci daha fazla belaya bulaşmadan geçmenin rahatlığı önümüzdeki haftalara daha fazla umut olarak yansayacaktır.

Robben transferinin üstüne bir de Rafinha katılırsa takıma, o zaman Ribery'i serbest dolaşım içerisinde görme ihitmalimiz doğabilir. Komple sağ bek olma konusunda hayli yol almış bu ismin önüne Hamit konulur ise çok sağlam bir sağ kanat kombinasyonuna kavuşur Bayern. Tabiki Hamit'i sağda düşünmenin bir sıkıntısı da çıkabilir : Robben ile değişmeli oynayabilme potansiyeli. Yani Ribery'nin serbest dolaşımı aslında Robben ile değişmeli oynayabilecek kanat adamının varlığı ile mümkün olabilir. Şu anki kadro içerisinde bunu Ribery dışında başka biri isim ile yapabilmek pek mümkün görünmüyor. Neyse benimkisi sadece 1 hayaldi, sayaha yansımalarını ielerleyen dönemde göreceğiz zaten.

Hiç yorum yok: