31 Ağustos 2009

Caner Erkin Transferi Üzerine



Transferin bitmesine sayılı günler kala Galatasaray basının hafiften göğsünü kabartacak ve "biz demiştik" haberlerini sandıklardan çıkartacak bir transfer hamlesine imza attı. Bu yıl neredeyse 0 (sıfır) çektikleri koca 3 ayın ardından, ufak bir mutluluk olur bu "Güzide Spor Basını" için. Aslında bu transfer Türk menejerlerin basına haber sızdırma anlamında ne kadar yol katettiklerinin en büyük göstergelerindendir. Yoksa kimin haberi olacaktı ki bu son dakika hareketinden.

Caner Erkin birçoklarının futbol dimağına 2005'de Şili'de düzenlenen 17 Yaş Altı Dünya Gençler Şampiyonası'nde 4. olan takımımızın Nuri ile birlikte açık ara en dikkat çeken oyuncusu olarak girdi. Sol iç ve orta sahada gösterdiği performans çok dikkat çekiciydi. Derken Manisa'da Ersun Yanal ile Süper Lig'e adım attı, Terim'in deneme maçlarında Milli Formayı sırtına geçirdi, zaman zaman kadroda kendine yer buldu. Daha sonra genel eğilimin tersine batıya değil, doğuya çevirdi yüzünü ve soluğu Rusya'da aldı, 2007 yılından beridir CSKA Moskova formasını giyiyordu.

Galatasaray'ın bu transferi yapmasındaki ana etken muhtemelen sol bek pozisyonunda yaşanabilecek alternatifsizlik ihtimaliydi. Volkan Yaman'ın yetersizliğini, usta Rijkaard'ın görmesi ile boşuna işgal edilen bir koltuğun boşalması kadroda sıkıntı yaratmamak adına bu bölgeye takviye yapılmasını gerektiriyordu. Yerli oyuncu olması itibariyle de gayet cazip bir seçenek olarak duran Caner, maliyeti de hesaba katılınca oldukça mantıklı bir transfer haline geldi ve bugün itibariyle son nokta konuldu.

Burada sorulması gereken sorular normal olarak "Caner'in sol bek pozsiyonunda yapabilecekleri" üzerine yoğunlaşacaktır. Öncelikle şunu belirtmek gerekiyor, akıllı ve potansiyelli olan bir oyuncu bir çok pozisyonda oynayabilecek şekilde kendisini geliştirebilir. Buradaki yeter şart oyuncunun bu gelişime ve değişime hem yetenek hem akıl hem de motivasyon olarak açık olmasıdır. Bu pencereden bakınca şu an için sol bek pozisyonunda özellikle savunma anlamında sıkıntı yaşayacak olan Caner, Rijkaard ve Neskeens'in ellerinde farklı özelliklere kavuşabilir. Oynayacağı yeri yadırgamadan çaba harcaması yeterli, çünkü gerekli potansiyel kendisinde fazlası ile mevcut ama zamana ihtiyacı olduğu da aşikar.

Buna ek olarak son 2 sezonda yapılan transferlerde görüldüğü üzere "birden fazla pozisyonda katkıda bulunabilme" özelliği Caner'de de fazlası ile var. Sol iç rotasyonunda kullanılabileceği gibi, sıkıntı yaşanılan durumlarda forvet arkasında bile destek istenebilir, böylece şutör özelliğinden faydalanılabilir.

Kewell-Keita-Arda-Elano dörtlüsünün rotasyonunda akla gelen ilk 2 ismin Aydın ve Serdar olduğu düşünülürse kadro zenginliği itibariyle iyi bir hamle olarak değerlendirilebilir bu transfer. Savunma da sıkıntı yaşanıldığında Hakan Balta'nın stoper olarak kullanılabilemesine olanak vermesi açısından da olumlu tarafları var Caner Erkin'in imzasının.

Ciddi potansiyelli, yetenekli bir isim daha katıldı Florya'ya. Çok daha iyi konumda olabilecekken hafif savruk bir kariyer üzerinde ilerleyen Caner için Rijkaard ve ekibi bulunmaz nimettir, bu ellerde-beyinlerde çok hızlı bir gelişimi göstermesi sürpriz olmaz. Unutmamak lazım çünkü "At sahibine göre kişner"!

Hiç yorum yok: