18 Mart 2010

Barça'nın Gece Tarifesi Cimbom'a Ders Olur

Barça golmetrede gece tarifesini bu kez Stutgart için açtı, yavaş yavaş ilerliyor gibi gelse de sayaç 90 dakika sonunda 4'ü yazıverdi skorbord. Burada tutup da adamlar ne top oynadı, Iniesta böyle, Pique nasıl top kullanıyor gibisinden zaten bilinen cümleler ile ahkam kesmeyeceğim. Atılan gollerdeki genel ortaklıktan daha da özel gidersek 2. goldeki organizasyondan yola çıkarak bazı gerçeklerin altını çizmek istiyorum.

Galatasaray'ın Şubat ayı içerisinde yaşadığı probleme futbol literatüründe "forvetsizlik" dendiği hepimizin malumu. Burada Galatasaray'ın kısırlığı ileri uçtaki oyuncu eksikliğine bağlandı, kısmen doğru olsa da blogda da çeşitli vesilelerle yazdığımız üzere genel manada çok da anlam ifade etmeyen bir ifade bu.

Şimdi 2. golü hatırlayalım. Yine yerden ayağa paslaşmalar, bu alış-verişler yana gibi görünse de takımı bütün bir blok halinde rakip ceza sahasına kadar herkesi belirli konumlara yerleştirerek konumlandıran bir ilerleme yönteminin uygulaması aslında görülen. Bu esnda bir fotoğraf çeksenin göreceğiniz muhtemelen şu tablo olacak: Orta sahanın tam ortasında Puyol-Pique ikilisi. 2 bek Alves ve Maxvel çizgiye yakın ve çok daha ileride. Aralara iç oyuncuları örümcek ağını örmüş durumda ve saha içerisinde pozisyon konumlamaları o kadar iyi biliniyorki rakibin başını döndüren bir rotasyon var. İşte senaryoya uygun akarken oyun soldan herkesin ön libero dediği ama benim kelime olarak kullanımını sevmediğim, anlamlı bulmadığım için "orta saha oyuncusu" sıfatıyla tanımladığım oyunculardan Yay Toure içeri doğru akıyor ve önüne atılan muhteşem pası da asiste dönüştürerek Pedro'ya gönderiyor topu, sonrası malum.

Tamam bunu yapan Barcelona'da Beyaz Atlı Prens'in yaptılarından bile bir kıssadan hisse çıktığına göre bir şeyler çıkarmak lazım yukarıdaki hikayeden. Diyeceğim o ki, forvet falan işin masal kısmı kardeşim. Senin takımında bazı oyuncular takım hücum ederken sanki alacaklılar gelip yakalarında yapışacakmış gibi orta yuvarlağın dışına çıkmazlarsa, aldıkları hep 10 topun 8'ini geriye-yana oynarlarsa, oyun zekaları yıllar geçmesine rağmen gelişim gstermesi gereken bir varlığın ivmesini göstermiyorsa yerinde sabir kalmışsa, takım içerisindeki orta saha oyuncuların hücum esnasında blok olarak ileri çımıyor ve oynadığı resmi maçların %80'inden fazlasında duran toplar dışında herhangi bir hücum girişimi dışında ceza sahası ve çevresinde 3'den fazla oyuncuyu bulundurmakta zorlanıyorsa oradaki problem forvet problemi değildir.

Bu yazıyı okuyanlardan küçük bir ricam var. Şu anda Baros ve Jo'lu forvet hattında 2'sinin aynı anda sahada olmadığı, yalnızca birinin oynadığı maçlarda yukarıdaki gözlemi aklınızın bir tarafında tutarak izleyin derim. İleri uçta sabit bir adamınız olmasına rağmen ceza sahasında çoğalmakta zorluk çeken bir takım göreceksiniz. İşte o zaman gerçek problemin bir forvet oyuncusu varlığındna ziyade orta saha kurgusundaki dengesizlik olduğunun farkına varacaksınız. Küçük bir rica, deneyin derim...

Hiç yorum yok: