27 Eylül 2009

1'i Dur Dedi: Cimbom 1:1 Es-Es

Maç öncesi orta sahada Topal-Sarp ikilisini görünce son haftalardaki performanslarının da etkisiyle maçın beklenenden daha sıkıntılı geçeceğini düşünmüştüm ama ilk yarıda belki de sezonun en etkili futbolu varı sahada. 3. bölgede son paslarda daha dikkatli olunsa ilk yarıdan istenilen skora ulaşılabilirdi. Tablo bu iken 2. yarıda oyunun 180 derece tersine dönüşü ve takımın her geçen dakika etkisizleşmesi ve bu görüntü altında Rijkaard-Neskenss ikilisinden beklenen hamlelerin gelmeyişi de gecenin önemli ayrıntısıydı.

Bir teknik adamın sahaya sürdüğü 11 üzerine daha ilk dakikadan ahkam kesmektense sahaya neler yansıtacağını beklemek gerektiği düşüncesinden dolayı Uğur'un sol tarafta başlaması, Topal-Sarp 2'lisinin göbekte yer alması üzerine yorum yapmayacağım ama özellikle maçın 2. yarısında rakip takım neredeyse bütün hücum silahlarını kulübeye çekmişken sağ bekten devşirme Uğur'un hala oyunda tutulması ya da takım bariz bir halde orta saha organizasyonunda sıkıntı çekerken uzun Eskişehir savunmasını kenar ortaları ile açmaya çalışmak ama Ayhan-Elano ikilisinden birini özellikle de Ayhan'ı Topal-Sarp ikilisinden birinin yerine çekmeyi düşünmemek ciddi bir tercih farklılığıdır Rijkaard'dan beklenmeyen. Üstelik kapanan bir takıma karşı Nonda-Baros değişikliğini yaparak gol bulmayı beklemek de üstü çizilimesi gereken bir hamle bence.

Teknik adamın oyuncu tercihlerinden sonra sahadaki oyuna dönünce Kewell'ın son haftalardaki düşüşünün aşağıya doğru devam ettiğini, takımın Keita'nın verimli oyununa gebe hale geldiğini, Arda'nın oyunun temposunu arttırmada yetersiz kaldığını, orta sahada yaratıcı oyuncu eksikliği çok belirgin biçimde çekildiğini gördük. Elano hakkında 3 hafta önce de yazmıştım, eğer Elano bu bölgede beklenen verimi veremez ise Galatasaray Arda'ya bağımlı hale gelir ve yaratıcı orta saha oyuncusu anlamında sıkıntı çeker diye, bu maç bunun yansımasıydı. Takım pozsiyona girmekte zorlandı özellikle 2. yarıda.

Yine de eğer Keita 2. yarının başında kaleye vurmak yerine boş durumdaki Nonda'yı görse çok daha farklı bir skor üzerinden yorum yapıyor olabilirdik.

Galatasaray'ın oyunundaki bu sıkıntı Linderoth ve Ayhan gibi oyuncuların takıma girmesiyle kısmen giderilecektir ama esas önemli olan Elano'nun orta saha yaratıcılığı anlamında gereken verimi verebilecek seviyeye gelmesidir.

Galatasaray'ın maçın ilk yarısındaki etkili futbolundaki en önemli etkenlerden biri de Rıza Çalımbay'ın Burak-Ümit-Youla-Mehmet Yılmaz dörtlüsünü aynı anda sahaya sürmesiydi. Belki de cesaret mesajları vermek istemişti ama orta sahayı o kadar boş bırakmıştı ki Es-Es dönen tüm topları Galatasaray'ı oyuncular aldılar ve orta sahada yeterli baskıyı göremediler. Topal ve Sarp'ın rahat hareket etmesi takımı da harekete geçirdi. Çalımbay doğru şablona 1-1'den sonra döndü. Rıza Hoca'nın en büyük şanı oyun rölantide giderken Hakan Balta'ya çarpan şans topunun Mehmet Yılmaz'ın önüne düşmesiydi yoksa o andaki oyun şablonu ile gol yemesi atmasından daha olasıydı.

Özetle Galatasaray dirençli bir takibin teknik adam tarafından düşürülen mücadele gücü karşısında ilk 45 dakikada istenilen düzeye yakındı ama 2. yarıda düşen tempoda bulunan Es-Es golü sonrası yapılan / yapılmayan değişiklikler Galatasaray'ın kaybedilen 2 puanının yolunu çizdi. Belki maç yine aynı skor ile biterdi ama kendi adıma daha aktif bir kenar değişiklik hamlesi beklemiştim.

Maçın dikkat çeken başka bir görüntüsü de Koch'un tribünde notlar alması ve 3 hafta sonranın hazırlıklarına şimdiden başlandığının işaretlerini vermesiydi. Belli ki Daum camianın nabzını 10. hafta alınacak bir Galatasaray galibiyetinin normale döndüreceğinin fazlasıyla farkında ki geçmiş tecrübeleri de zaten buna işaret ediyor, planlarını sağlam yapıyor. Şu andaki görüntü ile de 1 adım önde olduğu gerçeğini de belirtmek lazım dürüstçe!

Hiç yorum yok: