12 Eylül 2009

Aldatan Skor: Galatasaray 3:0 Beşiktaş



Mustafa Denizli yarın ciddi biçimde topa tutulacak belki ama bence en az eleştirilmesi gereken isimdir bu akşamki 90 dakikadan sonra. Eğer Keita-Baros ikilisi farklı formalar altında bile oynamış olsa bugün sahadan galip ayrılan takımın değişeceğini söylemek büyük bir kehanet olmayacak.

Galatasaray 3 gol attı ama oyuna bakıldığı zaman gol yememiş olması büyük mucizeydi. Bir çok pozisyonda orta sahası çok kolay geçildi ve tek paslara kaldı Beşiktaş'ın rakip kaleye inmesi. Bunların bir çoğu ofsayt ile sonuçlandı, 2 tane %100'lük pozisyonda Serdar Özkan'ın beceriksizliği ön plandaydı, 1 tanesinde ise Yusuf'un Tabata'nın önüne bıraktığı topu Sabri çok yerinde bir müdahele ile keserek gollük pozisyonu önleyen isim oldu.

Ankaraspor maçı sonrasında da yazdığımız gibi Galatasaray'ın boyunu uzatan her takım ciddi manada zorlayacak sarı-kırmızılı ekibi. Arda ve Kewell'ın takım savunmasından kopuk futboluna, Topal-Sarp ikilisinin maçın büyük kısmında sağlayamadığı sertlik eklenince çok çabuk geçilen bir orta saha gördük. Herşeyin ötesinde Galatasaray'ı bekleyen çok büyük bir tehlike var. Rakip önde bastığı zaman defansın ortasında oynayan ikilinin normalin ötesinde top yapma beceriksizliği, bunu bilen ortadaki ikilinin bu bölgeye yanaşarak top almaya çalışması ama bu 2'linin de topu sırtı dönük alarak dönebilen ve dikibe gidebilen oyuncular olmaması ilerleyen zamanlarda daha farklı sonuçlar yazdırabilir skor tabelasına. 45-65. dakikalar arasındaki oyunun özeti de buydu zaten. Bu eksiklik ciddi sıkıntı yarattı takımda. Transfer döneminde de eksikliğini belirttiğimiz orta saha oyuncusu da bu mantalite altında oynayabilecek bir isimdi zaten.Dolayısı ile bugün Denizli'nin Beşiktaşı'nın gösterdiği gibi defanstaki 2'lisi ve hemn önündeki orta saha adamları top yapma konusunda sıkıntılı olan Galatasaray'a iyi bir orta saha parsellemesi ile önde basan her takım sıkıntı yaratır.

Galatasaray'ın ilerideki oyuncularının takım savunmasındaki sıkıntıları üzerine yapılan eleştirilere karşı daha ciddi maçalrda bu isimlerin de takım savunmasına katkıda yapacak mantaliteye sahip olduklarını ve bu tür maçlarda bunun ön plana çıkacağını söylesem de Kewell'ın fizik yetersizliği, Arda'nın silik görüntüsünün etkisi ile beklentilerimin tersine bir görüntü çıkardı ortaya. Bu kurgu Yunanistan deplasmanında daha büyük belalar açabilir Galatasaray'ın başına.

Beşiktaş'ın aldığı skor bugün ortaya koyduğu futbolun hakkı değildi kesinlikle ama futbol nihayetinde bireysel becerilere takılıyor. 90 dakikanın sonunda da bu tür eksikliklerin cezasını çektiler. Serdar Özkan'ın beceri limiti 1 kademe yukarıda olsa emin olun tablo çok farklı olurdu.

Bireysel olarak değinilecek 2 isim var. Birincisi Mehmet Topal. Bu adam Galatasaray'ın oyun yapısında bir yüktür ortadaki diğer ismin Mustafa Sarp olduğu düşünüldüğünde. Geçmişten beri hep bir eksikliği olduğunu savunurdum şimdi daha net ortaya çıkıyor. Takımı ileri taşımaktan o kadar uzak ki, Sarp bile aşama kaydetti bu konuda geldiğinden beri ama kendisi hala yerinde sayıyor. Sadece mücadele etmesi tercih nedeni olmamalı bir futbolcu için.

Diğer isim ise Sabri olmalı zaten. Uzun zamandır defansif anlamda bu kadar iyi görmemiştim kendisini. İlk yarıda %100'lük pozisyona girecekken Tabata'nın önünde topu alışı bile alkışa değer. Geçen senelerin aksine sağ bek pozisyonunda da daha dengeli görüyorum kendisini. Teknik ekip ayarı vermiş Sabri'ye, işe de yaradığı görülüyor.

Özetle, Galatasaray için ciddi bir uyarı maçıydı, skor kesinlikle aldatmamalı. Bu sorunların nasıl aşılabileceği konusunda çözüm üretmekde kolay değil kadroyu düşününce. Rijkaard-Neskeens ikilisini en çok zolayacak konu bu olacak. Beşiktaş ise yukarıda da yazdık iyi oynayan, pozisyonlar bulan taraf olmasına rağmen sahadan mağlup ayrılan ekip oldu. Onların bireysel yeteneği fazla olan oyuncular konusunda sıkıntıları var, transfer dönemini geçmiş 3-4 yıldaki gibi boşuna geçirdikleri için bu problemleri yaşamaları artık olağan karşılanır oldu.

Hiç yorum yok: