29 Mayıs 2010

Futbol Asla Yalnızca Futbol Değildir















Tarihinde talip olduğu böylesine büyük çaplı hiç bir organizasyou düzenlemeye hiç bu kadar yakın olmamıştı Türkiye, ama sadece futbol değil daha ötesinde birşeyler de gerekliydi, olmadı... Umutları başka baharda yeniden meydane çıkarmak için naftalinleyip sandıklara kaldırmaktan başka yapacak bir şey yok artık...

Uzun maratonun ardından bugün 13'de Plantini gururla açıkladı organizasyona ev sahipliği yapacak ülkeyi. Oylama 2 turda yapıldı. İlk turda 13 üyenin her biri aday 3 ülkeyi 1.'ye 5, 2.'ye 2 ve 3.'ye 1 puan verecek şekilde değerlendirmeleri istendi. Bu tur sonucunda tablo şu şekildeydi:

1) Fransa  43
2) Türkiye 38
3) İtalya    23

Bu oyları hangi kombinasyonlarda almışlar diye baktım. Fransa'nın 7, Türkiye'nin 5, İtalya'nın ise sadece 1 ülkeden 5 puan aldığı görülüyor.  İşin ilginç yanı Türkiye'ye sadece 3 üye 1 puan verirken, Fransa için bu sayı 4, İtalya için ise 6 olarak gerçekleşmiş.

İlk turda İtalya en düşük puanı alrak elendikten sonra, geriye kalan 2 ülke arasında en fazla oyu alan 2016'nın evsahibi olacaktı. Yeninden yapılan oylamada da 6'ya karşılık 7 oyla zafer Fransa'nın oldu. Aslında yukarıda manzara da her şeyi açıklıyor. Zaten ilk turda 7 üyenin oyunu alarak 1. liği garantilemiş Fransa. Eğer İtalya en az 5 puan daha yüksek alsa ve yine 3. sırada yer alsa o zaman İtalya'ya 5 puan vermiş ülkelerden kayacak oylar bizi ilk sıraya taşıyabilirdi. İlk turda 7-5 olan skor, İtalya'dan gelen 1 oy ile 7-6 olarak gerçekleşmiş 2. turda.

Bu aşamada yapacak bir şey yok ama yıllardır UEFA'nın çeşitli kademelerinde görev almış, her Avrupa mücadelesi öncesi kendisinin görevini, konumunu hakemler tarafından herhangi bir yanlı tutuma maruz kalmayacağımızın bir garantisi olarak görmemize rağmen zaman zaman hakların ayaklar altına alındığını göre göre sineye çekmek zorunda kaldıktan sonra bu son olan ile Şenez Erzik'in de UEFA'daki etkisi ciddi soru işaretidir benim için. Tamam tepede Fransız başkan var, lobi kuvvetli ama yıllarını verdiği bir organizasyon içerisinde daha fazlasını yapabilir miydi diye düşünmeden de edemiyor insan. Yazının başlığına ters bir şekilde sitem dolu cümlelerimizi yöneltmemizin tek sebebi kendisine dair beklentilerin yüksekliğinden başka bir şey tabiki değil.

Bir turnuva daha uçup gitti, hayaller arasında yerini alarak. Şu tablodan sonra 2020 için aday olursak ve yine seçilemezsek bir daha da talip olmamak en iyisi olacak herhalde ama ben bir sonraki başvurunun geri çevirlemeyeceğini düşünüyorum.

Hiç yorum yok: